Güneşli bir an

Depresyonu yavaş yavaş gömdüğümü hissediyorum. Enerjime kavuştuğumu algılayabiliyorum. Kendimi gerçekten iyi hissetmeye başladım ve evet gerçekten iyisin diyor iç sesim. İç sesimde bana böyle diyorsa evet doğrudur diyebiliyorum. Bana aksini söylese şüpheli bir durum söz konusu olabilirdi. Bugün biraz sosyalleştiğim bir gündü, yakın arkadaşım Ayşegül ile bir Çanakkale turu yaptık, küçük çaplı. Yanında kendiniz gibi hissettiğiniz her insan bu hayatta size verilen kocaman bir armağan. Keyifli bir gündü. Yağmuruda yaşadık bugün güneşide. İlçe değiştirdikçe hava durumu da değişiyor. Feribot yolculuğunu çok seviyorum yorucu ama zevkli. Köprüde çok güzel gözükmeye başlamış…

Şehrimin manzaralarııı

Çanakkale de yaşamak çok güzel bir duygu. Yani İzmir de yaşarken bir daha asla bir yerde mutlu olamam sanıyordum. Ama öyle olmuyormuş. Çanakkale de gerçekten mutluyum. Gelibolu biraz bunaltıyor ama Çanakkale gerçekten çok hoş. Kedileri ile daha da hoş. O kadar çok kedi var ki her sokakta varlar. Kafelerin içinde bileee. Güzel bir gündü. Kahve içip dostunuzla iki kelam etmek gerçekten huzurlu bir an. Ayşegül iyi ki varsın!

Depresyonu (bu sefer) nasıl atlatmaya başladım ondan da bahsedeyim biraz. Öncelikle dönem dönem yaşadığım bu rahatsızlık, yaşadığım çok zor zamanlar ile başlıyor. Geçirdiğim zorlu bir zaman ve mide ağrısı ile girdi hayatıma tekrardan. Kanamalı bir ülser tedavisi yaşadım hatta. Stres odaklı başıma geldi. Neyse geldi ve kabul ettik mecbur kendisini. Çünkü siz kapınızı sımsıkı bile kapasanız onun yedek anahtarı mevcut. Sonra kabul ettik kendisini. Sürekli her şeye ağlamalar, kilo kaybı, üzüntüden uyuyamamak, uykudan tamamen kopmak derken kendisi beni yine ele geçirdi. Ama ben ne yaptım?? Uykusuz gecelerime kitaplar sığdırdım. “Queen Gambit” izlediniz mi bilmiyorum ama tavana bakıp satranç oynadığı sahneler var. Kitaplarımı okurken o kadar canlı okudum işte. Sanki o dünyadaymışım gibi. Üç klasik eser çeşitli mitoloji ve felsefe kitapları derken gecelerim şenlendi. Uykuyu zaten sevmediğim için başta iyi gidiyordu. Sonra kafamın susmadığı anlar başladı. Depresyon hastalığında beyniniz bik bik bik sürekli şunu yapsaydın keşke demeye başlar. Pişmanlık duyun diye. Ya da eskileri pişirip pişirip önünüze koyar. Baktım kafam susmuyor doktoruma koştum hemen. İlaçla beraber onu durdurmayı başardık. Bir gece ansızın o kadar konuştu ki en son karanlık bir oda da kafamı iki elimin arasında sıkıştırıp lütfen sussun artık diye söyleniyordum. O geceyi de atlattıktan sonra ilaç tedavisi ile kafa susmalarına son verdik. Depresyon hastasıyım bahanesinin arkasına sığınmadan, aöf derslerine çalışmaya başladım. Deli gibi iktisat ve muhasebe çalıştım. Uyku düzenim hala pek iyi durumda değil. İlaçlar ilk başta uykunun esiri yapıyor sizi ama şu an benim isteğimle geliyor isteğimle gidiyor. Yarın sınavlarım başlıyor ve ben bu karmaşada ona bile hazırım!

Kahkaha atarken çok içten olduğum zamanlar içerisindeyim. Bunu çevremdeki kişilerden de duyuyorum ve daha da hoşuma gidiyor! Kahveyi biraz fazla içiyorum ama midem, bana lütfen kızma kahveyi çook seviyorum diye mideme yakararak yudumluyorum kahvelerimi. Midemle anlaştığımızı düşünüyorum bana kırılmıyordur umarım….

Yani anlayacağınız depresyonun esiri olmamaya çabalamak lazım. O an zor oluyor hem de çok zor. Yataktan çıkmak istemiyorsunuz. Ders çalışmasam şu an ne olur diye düşünüyorsunuz. Ama yapmak için çabalamalısınız. Pes etmek, vazgeçmek bize göre değil! Elimizden gelenin en iyisini yapmalıyız. Ben de elimden gelenin en iyisini yapıyorum. İşte zaten o an mutlu olmak için nedenleriniz artıyor. Hayatımda beni mutlu eden insanlar var ailem, dostlarım… Sokak kedileri.. Hayatınızdaki iyi nedenlere sımsıkı sarılın ve onlara iyi ki varsınız demeyi eksik etmeyin!

Gökyüzüne baktığımda bugün güneş benim için parlıyor kısmındayım şu an. Depresyon yavaş yavaş kayboluyor, güneşim kendisini buharlaştırmaya başladı çünkü. Güneşinize iyi ki varsın demeyi de asla unutmayın. Pes etmeden yaşadığımız her gün kendisi daha da ısıtacak çünkü bizi.

Evet sanırım motivasyon kokan bir yazımın daha sonuna geldim. Buraya yazı yazdığım her an güçlü olmaya daha da devam ediyorum. Hayatımdaki olumsuzlukları, umutları olduğu gibi başka kılıfa sokmadan yansıtmak çok önemli. Zaten sosyal medya sahtelikten ibaret, ama burada kendim olduğum için, kendimi iyi hissediyorum.

Umarım asla vazgeçmeyin dediğim her yazımda birilerine umut olabilirim.. Daha yeni başlıyoruz.. Güzel günler daima bizimle olsun! İyilik daima bizimle olsun ve kararan umutlarımız yeşermeye başlasın! Hayatımda olan ve beni mutlu eden en ufak şeye bile şükrediyorum. Daha da güzelleri bizimle olsun!

Sevgilerimle.

Depresyon ve ben….

Yazar: Burcunuzbenim

anlatıyorum

Bir Cevap Yazın

%d blogcu bunu beğendi: