Yıkılmadım ama ayakta da değilim

Her şeyin, her günün aynı olduğu bir evredeyim. Acımasız zaman sürekli aynı şekilde işliyor ben gözümü açar açmaz. Parlak günler, ışıl ışıl günler, güzel günler hepsi bir bir kapattı kapıları ve dışarıda bıraktılar beni. İşin kötü yanı kapıyı “mellon” diye de açamıyorum. İşin bir diğer kötü yanı zaten kapı açılsa da balrog beni elbet bulacak gibi hissediyorum. Anlık ruhum kararmış durumda.

Zaman sürekli aynı şekilde işliyor ve ben ömrümün boşa giden zamanına gözlerimi kısarak bakıyorum. Net görebilmek için bunu yapmam gerekiyor. Keşke ayık kafayla yaşamasam şu bazı bazı olan günleri. Açsam bir şarap doldursam kadehe ve gün doğumuna karşı diksem gözlerimi ve ona “bak burdayım hala” desem, yarım bir gülümseme ile. Sanırım hayatı dalga konusuna çevirmek için bir şişe şarap ve gün doğumuna ihtiyacım var. İşin kötü yanı ise ne bir şişe şarabım ne de güneşi doğuracak bir uyku düzenim var şu an.

Uyku ile ilişkimiz benim artık erkenden uyuyup erkenden uyanmama doğru evrildi. Şu an bir memur olsam mesai saati direkt masam da olabilecek kadar dinç uyanıyorum. Ama bu karantina döneminde buna ihtiyacım var mıydı? İşte orası gerçekten saçmalık. Bir şekilde zamanı geçirmeye çalışıyorum. Defterime doldurdum yine içimi. İçim defterin kapalı kapağı altında nedenleri ve sonuçları saklıyor. Önceden de bir blogum vardı. Her gün başıma gelen olayların nedenlerini ve sonuçlarını yazardım. Ben zaten kendimi bildim bileli yazarım. Bazen dile getiremediklerim olur onlarıda sayfalara kazırım.

Hayatım öyle ya da böyle ilerliyor işte. Bugün biraz duygusal tarafımdayım. Yatağın duygu yüklü tarafından kalktım galiba. İşin ilginç yanı bir sitemim yok sadece kendime kızıyorum. Kendime kızıyorum çünkü kendimi yoruyorum. Çok düşünüyorum her günü, her saati. Her saatime şöyle olsaydı şu an nasıl olurdu diye bakıyorum. Hayallerim beni esir aldı ben de elinde oyuncak oldum sanırım.

Kendimi bildim bileli deliler gibi hayal kuruyorum. En güzel yanı çoğu hayalimi yaşadım. Şahit oldum teker teker beni bulmalarına. Şimdi yine bir dolu hayalim var. Elbet beni bulacaklarını biliyorum, ama zamanı belirsiz. Ama bulacaklarından her zaman ve her daim emin olabiliyorum. Sadece yorgunum biraz. Sadece bazen çok hüzünlüyüm. Hatta şu an bahar alerjisi yüzünden ağlamaklıyım. Tabi işin şakası bu. Oturup ağlama kıvamına gelmedim daha. Şey yapıyormuşum “hayat! bu ne biçim hayat! dalga mı geçiyorsun ya” falan diyip Bihter Ziyagil yatışı yapıyormuşum yere. E bi de bayıl burcu tam olsun…..

Neyse ne diyordum. Göründüğü üzere yıkılmadım ama ayakta da değilim. Yani bu tam kapanma beni biraz boğdu orası çok net. Bir de güzel şeylere yakın olduğum için de stresliyim çok. Hayır her güzel şey bu kadar nazlı olmak zorunda mı ya? Bir kere de altın tepsi de önüme gelseler. Çok mu şey istiyorum. Evet tamam tamam biliyorum…

Neyse bir şekilde bu tam kapanmayı atlatacağım. Kitap okuyarak, yazarak, filmlerin dibini sıyırarak, ders konularına bakarak, spor yaparak falan filan. Akıl sağlığım biraz hasar alacak ama şu an iyiyim hala. İyi miyim acaba haahahah, neyse burası tartışılır. Neyse toparlanma konusunda harikayımdır. Halledeceksin burcu halledeceksinnn. En iyisi şimdi bir kahve yapıp balkonda sessizliği dinlemek. Bir de bir motivasyon videosu izledim bugün. Evet cidden ruh sağlığım için yaptım bunu. Abla diyor ki gözlerini kapa ve güzel şeyleri dile. İste onları. Sonra olmuş gibi yap ve sevin. Kendine güzelliklerin sana ait olduğunu söyle. 15 dakika boyunca yap bunu diyor. Pozitif gücü kendine çek diyor. Hazırım de ve olmuşcasına sevin. Gülmeyin cidden tiktok videosu çekeceğim yoksa. O kadar sıkıldım yani….. Nerde benim doğal taşlarım, çakraları açma vaktiiii!

Evet şimdi olmuşa ve ölmüşe çare olmadığını hatırlatıp, madem tam kapandık kahvenin içinde yüzelim diyor ve mutfağa koşuyorum. Umarım tam kapanma sonrası süper güzellikler bizi kucaklar. Onlar beni kucaklamazsa ben koşup kucaklayacağım. Her şeyi karşı taraftan beklemem asla!!

Güzel bir yaz bizimle olsunnn. Yeni haftamız da bize mükemmel ötesi şeyler yaşatsınn!

Sevgilerimle!

Yazar: Burcunuzbenim

anlatıyorum

Bir Cevap Yazın

%d blogcu bunu beğendi: