Denizi kokladım bugün. Kendisi ile uzun uzun bakıştık. Deniz bence çok ama çok büyük bir terapi. Denize kıyısı olmayan bir şehir benlik olamazdı sanırım. Dertleri bırakıyorsun suya bi kere. Öylece dalgalara atıveriyosun. Uzun uzun maviliklere dalıyorsun. Dalmak sadece yüzmek değildir. Sonra martılar var. Kahkaha atar gibi sesler çıkarıyorlar. Sonra gemiler var biri gidiyor biri geliyor, tıpkı kıyımıza kadar gelen insanlar gibi. Bugün baya bir gemiyi yolcu ettim gözlerimle. Sonra balık tutanlar var. Hepsi oltası kıpırdasın diye pür dikkat bekliyor. Sabırlı ve dingin. Hayatta daima olmamız gerektiği gibi. Sonra yemyeşil yosunlar var. Denizin süslü püslü takıları. Daha da güzel kılıyor sonsuz duran maviliği. Kumsal var ince ince kumlu. Tonlarca ince düşünce gibi. Deniz bir dalga vuruyor hepsi parıldamaya başlıyor. İnce fikirlerimize vuran kalbimiz gibi. Kumsalda koşan köpekler, köpekleri ile koşan insanlar… Huzuru döktüm gözlerinizin önüne. Deniz bir yaşam dolusu huzur işte.
Yaktım bir sigara, uzun uzun bakıştık mavilikle. Düşünceler aktı gitti dalgalarla beraber. Kitabımı düşündüm. İnsanlara umut olacağını, yalnız olmadıklarını bilecekleri bir kitap. Sonra nerede yaşamam gerek diye düşündüm. O konuda hala kesin bir fikrim yok. Bu yaz yurtdışı planım var. Onu düşündüm. Kardeşimle seyahat edeceğiz. Yüksel ihtimalle İskandinav ülkelerinden birisini istiyoruz. Umarım ışık hızıyla memleketime ulaşırım……. Sonra kendimi düşündüm. Güçlü kalabildiğim ve sorunlarım karşısında zor da olsa başarılı olduğum için kendimi tebrik ettim. Bu aralar bir kaç gündür az güldüğüm için kendimi cezalandırıp denize bakarken bol bol sırıttım. Görenler bu deli neden gülüyor demiş olabilir. Fakat umrumda olmadığı için sigaramı keyifle içip bol bol sırıttım. Kulağımda da still loving you çalıyor. Scorpions dinlerken daha önce hiç bu kadar sırıtmamıştım. Farklı bir deneyim oldu benim için. Neyse ne diyordum, sonra ikinci üni bittiğine göre ne okusam diye düşündüm. Sanırım sanat tarihi okuyacağım. Bir de mitolojiyi ve pagan ritüellerini düşündüm. Bu konuda daha fazla fikrim olması lazım. Özellikle pagan ritüelleri dikkatimi fazlasıyla çekiyor. Anlayacağınız bir deniz kokusu ile sarhoş oldum galiba.
Sonra bol bol yürüdüm. Deniz boyu çarşıya kadar yürüdüm. Geri dönerken hiç üşenmedim, sadece soğuktan burnum bağımsızlığını ilan etti. Bir de şapka almadığım için kulaklarım artık eve mi gitsek diye uğuldamaya başladı. Eve dönerken kahve aldım. Bir de mahallemizin az ama öz kendilerinden biri ile karşılaştım. Ben kendisine eyşan diyorum. Bunlar üç kedi. Eyşan bi birinin yanında bi diğerinin yanında. Diğer ikisi de full kavgalı. Tam ismine layık bir kedisin eyşan. Gözüm üzerinde.
Kahvemi aldıktan sonra eve gelip kahve yaptım kendime, sonra uzun bir süre kitap okudum. Sonra da yemek yiyesim gelmediği için kendime şahane süslediğim tadına tat kattığım yulafı hazırladım. Süslü olmasa yüzüne bakmam. Kendisini yedikten sonra yeni nesil gossip girle baktım biraz, sarmadı. O sarmayınca you izledim. Gerçi onun da bu sezonu pek sarmadı. Ruh hastası bu sefer beni ele geçiremedin. Sen dan din ya. Gerçi dan olarak da ruh hastasıydın. Sen bitmişsin yapacak bir şey yok……
Evet şimdi de kendime karanlık ödülü verdim ve sessiz sakince yazımı yazmış bulundum. Bir kahve ile kapanış yapacağım erken kalkan yol alır…..
Umarım yarınlarımız bugünlerimizden de güzel olur. Biz dileyelimm. En güzellerini dileyelim!
Sevgilerimle.

Eylül 15 gibi aynı sahilde Hamza Koy’dan çarşıya kadar karımla birlikte yürüdük ve denizi içimize çekip kokladık. Bizler de maviliklerle bakıştık ve sessizliği dinlerken geçen gemilere fark ettirmeden gizlice el salladık. Gerçekten çok güzel bir sahil, keşke kahvenizi burada denize karşı içseydiniz. Selam ve sevgilerimle.
Gerçekten çok güzel bir sahil huzur dolu resmen. Sizinde bunu tatmanıza çok ama çok sevindimm. Bir sonrakine kahvemi denize karşı içerken sizi ve eşinizi anacağım. Değerli yorumunuz için teşekkür ederimm☀️
Biz uzun senelerdir Şarköy’e yazlığa gider geliriz, Gelibolu’nun güzelliğini maalesef geçen sene tesadüfen keşfettik. Fırsat buldukça arabaya atlayıp kaçıyoruz, karımla oraları çok sevdik. Bu arada yazılarınıza çevrenizdeki güzellikleri katmanız çok hoşuma gitti, emeğinize sağlık.
Bu mevsimler gelibolu harika oluyor. Daha sessiz, daha huzur dolu. Bir tek rüzgar bazen çok fazla kıyıları ele geçiriyor. Umarım bu mevsimlerde de görme şansı yakalarsınız. Doğa ile bir olmak çok ama çok güzel o nedenle ister istemez yazılarıma yansıyor beğendiğiniz için teşekkür ederim. Sevgiler ve saygılar☀️