Şu an hayatımın dönüm noktasını yaşamama çok ihtiyacım var. Çok fazla üstüme gelen mevzular dönüyor. Kendimin de çözemediği bu mevzulardan sadece dönüm noktası ile kurtulabilirim. O nedenle bu yazıyı bir ileti olarak yazıyorum buraya.
Kimseyi kırmamaya çalışırken en fazla kendimi kırdım. Babamla bugün hararetli şekilde tartışırken bana kendini çok kullandırıyorsun dedi. Bu sanırım doğru, asla üstüme vazife olmayan konularda dahi birilerini desteklerken buldum kendimi. Bir psikolog gibi sanki ben çok normalim gibi çok dert dinledim. Çok yardımcı olmaya çalıştım. Beni dinleyen bana yol gösteren kişi sayısı bir elimi asla geçmez. Çünkü bana hep yüzeysel bakıldı. Bana hep şunu yaptılar sana sen de şunu yap dendi. Karşı taraf bir yaptıysa ben on yaptım daima. Şimdi kim var peki? O hayatını kurtar diye yalvardığın insanlar nerede? Sakın kötü yolu tercih etme sen yaparsın ben sana inanıyorum diye didindiğim insanlar istikrarlı bir yolda iken sen Burcu, sen bir kayıp balık nemosun tatlım. Yolun bile yok şu an.
Fazlasıyla babama kızsam da enayisin deme tarzına haksızsın baba diyemedim, çünkü haklı. Herkesin öyle ya da bir yolu çizilmişken aptal gibi didindiğim şey kendi hayatım olmadı hiç. Yok onun yanında kalmalıyım, onun yanında daha iyi olur diye çizdiğim her yolda tercih skalasında çok geride kaldım. Acı ama doğru. Kırıldıkca sanırım artık ilerleyecek sabrın da kalmıyormuş. O nedenle bu bir dönüşüm yazısı, şu an hayatımın iyi yönde ilerlemesine çok ihtiyacım var.
Bazen gerçekten aşırı yorulduğumu iliklerime kadar hissediyorum. Fiziken bile yaşadığım yorgunluk başıma vuruyor ya da gözlerimin kenarları kanlanıyor. Çünkü sürekli ağlıyorum. Sürekli ağladığım için o kanlar pıhtılaşıyor gün içerisinde geçiyor ve sonra yeniden başlıyor. Edindiğim hobim, yazdığım yazılar, okuduğum kitaplardan başka bana iyi gelen bir şey yok. Bir de kardeşimin sesi ve annemin kokusunu çok seviyorum. Babamla küs bir dönemdeyiz. Onu şu an bu yazıya karıştırmayacağım yoksa sinirli olduğum için çok aşırıya kaçabilirim.
Bana ben doğruları söylüyorum diye sinirleniyorsun diyor da ben zaten biliyorum doğruları diyorum icraat konusunda kablo kopuyor. Bunu anlayamıyor. Kendi doğruları benim mantıksız hayatıma uymuyor. Sence benim mantığıma uyuyor mu baba?
Neyse bu yazı artık bu döngü bitsin diye yazdığım en ünlemli yazıdır. Çünkü gerçekten bu döngü bitsin ve bugün gece uyumadan önceki tüm dileklerim kabul olsun. Hayvanları ve çocukları ayrıca kadınları da içine alan bu dileklerim en çok ilk sırada kendi dileklerimle birleşecek. Ben bir dilek dileyince önce dünya düzeni, sonra hayvanlar sonra çocuklar sonra ailem sonra kardeşim için ayrı en son kendim için diliyorum. En son vefatını bildiğim herkes için güzel dualar gönderiyorum. Yolda ezilen kuşu dahi unutmadan eski sevgilimin vefat eden dedesine kadar dualarımı yolluyorum. Bu beni rahatlatıyor. Atillaya da dua ediyorum. Atilla 21 yaşında motor kazasında vefat etti. O günden beri genç ölümlerden çok korkuyorum. Ama bilirsiniz ki kendiminkinden değil.
Hayatına iyi olarak dokunduğum her insan bana sevinç verdi daima ama keşke kendimi de unutmasaydım. Keşke yapamam şimdi denildiğinde tamam bana hava hoş hiç gerek yok deyip çekip gitmeyi bilseydim. Yok ya ben beklerim demeseydim. Ben sana daima güveniyorum biz birlikte halledeceğiz demeseydim. Belki bombok bir insan olsaydım daha mutlu olurdum.
Bu yazı bir ileti bu geceden sonra her şey düzelecek benim için. Dileklerime kavuşacağım hem de 2023 Mayıs ayında. Biliyorum, inanıyorum. Artık kendime inanmalıyım.
Bu arada beddua etmiyorum sövmüyorum artık dediğim her şeye geri döndüm. Müthiş haber değil miii Allah belanızı versinn, bok gibi hayatınız olsunnn diyebiliyorum artıkk.
Yine sinirli bitti yazı. Her neyse okurlar iyi dileklerimi sizlere bol bol sunuyorum, onlar nasıl olsa kendini biliyorrr! Bugün dilek kapıları açıkkk ben hissediyorum!
Sevgilerimle!
Her şey istediğim gibi olacak 28.04.2023 01:33 hem de 2023 Mayıs ayıyla birlikte!
