Çaresizlikg

Günlerdir ülke durumunun hali beni bitirmiş durumda. Kendi kendime saatlerce meditasyon yaptım bugün. Sürekli iyi dilekler diledim cehennemin ortasında olan insanlar için. Yangınlar hemen dursun diye içimden binlerce iyi dilek geçirdim. Hatta ülkem için 2 sayfa iyi dileklerimi bulunduğu yazı yazdım. Bir de babam yangın eldiveni falan almış, pil, fener vs bir çok önemli ve gereken şey almış yarın onları yollayacağız. İçim alev alev. Orada yaşananları gördükçe, hayatını yitiren canlıları düşündükçe perişan oluyorum. İçim içimi yiyor. Çaresizlik çok kötü bir şey. Tam bir müdahale yok, herkes canını dişine kattı yangınları söndürmek için ama havadan müdahale çok yetersiz. Ülkece çok kötü zamanlardan geçiyoruz. Bir de cinayet haberi görünce daha da çileden çıkıyorum. Ülkece perişan olduk. Umarım yağmur yağar da biraz rahatlama yaşarız ben artık diyecek bir şey bulamıyorum. Keşke biraz utansalar ama utanmazlar sanmam.

Onun yanında kendimi rahatlatmak için doğal taşlarımla meditasyon yaptım bugün. İlaçlar bugün çok fazla aptallaştırmadı beni. Sanırım alışma sürecini atlattım. Zaten nöroloji doktorumla konuştum. Bana biraz kafamı ağırlaştıracağını söyledi. Zaten dediği gibi de oldu. Ama bugün daha iyi kafamın içi. Bir de cumaya yetişecek işimi yarıladım. Her şey şu an stabil geçiyor. Bir tek ülkenin durumu beni çok çaresiz hissettiriyor. Yanan ormanda çığlık seslerini paylaşmışlar ona denk geldim bugün. Abartısız bir saat ona ağladım. Biz ülkece bu kadar kötülüğü yaşayacak ne yapmış olabiliriz? Ben artık kara günlerin son bulmasını diliyorum. Ülke gündemi derken hayatımı bile unuttum. İnsan kendinden geçiyor. Sabah bakıyorum instagrama tek bir iyi haber yok. Uzak kalmaya çalışıyorum telefondan. Belki sonra aniden bakarsam iyi bir habere denk gelirimde sevinirim diye şans oyunları oynuyorum kendi kendime.

Çaresiz hissetmek çok kötü. Çaresiz kalmak çok kötü. İnsan kendi hayatına odaklanamıyor zaten. Hafif bir gülümseme sarsa yüzümü hemen aklıma yangın görüntüleri geliyor. Ne olur bitsin artık. Ne olur bu kötülük son bulsun. Siyasete diyecek tek bir kelimem yok zaten. Midem ağrıyor siyasetçiler aklıma gelince. Sadece son bulsun istiyorum daha fazla can acı çekmesin.

Meditasyonun en iyi tarafı bugün kendimi kocaman ağaçların olduğu bir ormanda düşündüm. Her yerde papatyalar var. Arılar da var ama benim yanıma gelmiyorlar. Sonra bir ışık geliyor üzerime sarı ve parlak. O papatyaların arasında parlıyorum ve ağaçlar daha yeşil oluyorlar toprak kokuyor etraf ve ben sürekli papatyaları ve havayı kokluyorum. Sonra bir ışık daha geliyor ormanın içinden bu sefer masmavi. Hemen ayağa kalkıyorum ve peşinden gidiyorum, papatyalar elbise oluyor üzerime. Sonra kocaman bir nehir beni karşılıyor. Ayaklarımı buz gibi suya sokuyorum sonra dayanamayıp içine atlıyorum. Bir sürü tavşan, kaplumbağa bana bakıyor. Ben sevinçle yüzüyorum sonra çıkıyorum ve papatyadan elbisem tekrardan üzerime geliyor. Tenim aydan daha beyaz. Gözlerimi açtığım anda gözlerim yaşarmıştı. Huzurdan başım bile döndü. Çok ama çok özel hissettim o ormanın içinde. Ormanın kokusu sanki hala burnumun ucunda. Çok farklı bir deneyimdi benim için. O nedenle meditasyondan tam verim aldım bugün. Sizede bahsetmek istedim belki sizde meditasyondan sonra anınızı benimle paylaşırsınız. Hepimizin güzel şeylere ihtiyacı var.

Şimdi uyku vaktim yine gelmek üzere. Umarım yarın sabah biraz erken kalkabilirim. Bu aralar yine çok uyumaya başladım. Bir de boğazım hiç durmuyor. Onun da çaresine bakmam lazım.

Yemyeşil ormanlarla dolu, yangınsız, acısız ve bir sürü bitki ve hayvanın bize yoldaş olduğu günlere uyanalım!

Ve bir de kadın cinayetleri artık son bulsun!

Sevgilerimle.

Fangorn ormanı