Özel

İnanılmaz yoğun bir gün yaşadım. Yoğun demişken duygu yoğunluğu. Arkadaşım Ayşen (ilk yurt arkadasım) bana teyze oluyorsun diye mesaj atmış! Ay ben bir ağla bir ağla… Ayşenle çok ama çok şey paylaştık. Yurda alkollü geliyor diye, kendini bilmiyor diye çok soktum suyun altına kafasını ahahaha. Şimdi bebeği oluyor ya. Ben resmen teyze oluyorum! Hemen doğsun yanına gideceğimmmm, ayyy inanılmaz sevindim inanılmaz. Dünyaya küçük el ve ayaklar geliyor hepsini sevmek istiyorum. Bebekten anladığım şeye bak küçük el ve ayaklar ahahahha. Evet bu kadar yakınsın işte kızım bu mevzulara. Normal de çok çocuklarla aram yoktur ama Ayşennin bebeği bunun dışarısında onun en duygu yüklü teyzesi olacağım!

Onun haricinde hafta sonu tatili yapmaya karar verdik ailecek bu hafta sonu Geliboluya veda ediyoruz. Ay bana çok iyi gelecek. Gerçi Geliboludan da memnunum. Full deniz kenarındayım yüzüyorum çıkıyorum gölge de kahvemi içiyorum. Bu haftam hep bu şekilde geçti. İlaçlar yüzünden yerimde duramadığım için sürekli yürüyüş halindeyim. İnşallah kiloda veririm ya ahahah cidden bir kaç kilo vermem lazım. Kendimi tutmaya başladım. İlaçlar fazlalaşınca iştahım açılmıştı ama tutuyorum artık kendimi. Kilo verirsem daha mutlu olacağım.

Güzel sohbetlere eşlik ettim bu hafta. Sohbetler esnasında kendimi daha iyi anlama fırsatım oldu. Neleri istiyorum, derdim ne, nasılım falan filan, hepsi üzerinde düşünme fırsatım oldu. Hayatımda kızdığım çok nokta vardı ay şimdi pamuk gibiyim. Anlatmam içimi dökemem lazımmış. Onun haricinde kitabımın konusu yine beğenildiği için çok gaza geldim yakın zamanda yani tatilden gelince tekrardan başlayacağım. Bi de bugün iş teslimi günümdeydim ay yine çok beğenildi. Sanırım ben bir şeyleri gayet iyi yapıyorum. Cidden huzurla dolu şu an içim. Yeni işim ise pazartesi bana mail yoluyla ulaştırılacak. Aslında yarın Ayşegül ile yeni kordonda şarap partisi yapacaktık ama ertelendi neyse şu iki günlük tatil bitsin kısa zamanda da onu yaparız, çünkü planımız gayet güzeldi!

Duygusal anlamda da hala ama hala duvarlarım var ama çok üzerine düşünmemeye çalışıyorum. Akışına bıraktım. Üstüne düşününce olmuyor bu olaylar. Ay vallahi düşün düşün falan nereye kadar. Anı yaşa burcu!

Sabah yola çıkacağımız için heyecanlıyım, şu iki günlük kaçamak bana baya iyi gelecek. Yazılarımı da orada yazacağım. Huzurla yazılan yazılar dertli yazılar kadar önemlidir. Bu ara kendimi daha iyi hissediyorum tek sıkıntı çok hareket halinde olmam. Epilepsi ilacının artan dozu buna neden olabilirmiş ama şu an düşürmememiz gerekiyormuş. O nedenle doktorum ne derse o! Zaten kriz benden uzak olsun da ne olursa olsun. Kendimi çok üzgün buluyorum o anı yaşayınca. Resmen kalbim kırılıyor. Umarım baya uzun çok uzun bir süre tekrarlamaz. Hatta keşke hiç yanıma bile yaklaşmasa.

Yani anlayacağınız her şey güzel gidiyor. Bir de konsere falan gitsem fena olmayacak ama iş tesliminden sonra firmaya bir uğramak durumunda kalabilirim. O nedenle İzmire gitme durumum var. Belki bir şeylere denk gelirim. Hiç olmadı Hatice ile birlikte canlı müzikte bağıra bağıra şarkı söyleriz. Yani çözüm çok. Zaten Haticeyi de, Eceyi de çok özledim. Ece Eylülde gelebilir. Gelirse çok ama çok güzel olacak. Meltem de ayın 18inden sonra haber verecek. Ayy meltem gelsin de biraz da onu Çanakkalenin sefil eğlenme hayatına sokayım. Hahahaha sefiller gibi nasıl eğleniyorum görsün. Neden sefil diyorum çünkü her şeye gülüyorum. Zavallı da denilebilir hahaha. Ay modum yüksekse her şeye gülebilen bir insanım. Yeter ki modum yerinde olsun. O zaman hayat çok güzel diye bağrınıyorum çünkü.

Bugün de modum gayet yerinde birazdan balkona çıkıp kafamı sarkıtıp hayat çok güzel yaa diye bağırmam falan lazım yoksa bu enerji tükenmeyecek. Ama gece uykum süper efsane güzel uyuyorum. Bu uyku ilacı iyi ki var. Onsuz zombi oluyorum çünkü.

Şimdi çayımı içiyor ve bir tanıdığımın dediği üzere samuray gibi sert sert bakarak kitabımı okumaya gidiyorum. Bugün bi dm aldım bana birazdan senfonik metal söylecekmişsin gibi bir havan var yazmış. Biri de orman elfi demiş. Hahahah ya insanların bu vibeı alması benim bir tık hoşuma gitti. Çünkü sevdiğim şeylerin bana söylenmesi neden hoşuma gitmesin kiii! Öyle işte kendi içimde seviniyorum gelen maillere ve dmlere. Bir mail almıştım asla vazgeçme kendinden çünkü sen en güzel vazgeçmeyensin yazmıştı yazısının bir kısımına. Narin narin tebessüm etmiştim. Biri de sayende vazgeçmemek ne demek öğreniyorum bu savaşta seninleyim yazmıştı. Bak yine duygulandım. Gelen bir çok mail var hepsini de çok severek okuyorum. İyi ki geliyor mailler ve ben bir kez daha neden vazgeçmediğimi anlıyorum. Birinin hayatına dokunabiliyorsam doğru yoldayım demektir. İltifatlara da sırıtıyorum napayım hahaahah.

Hepinize süper bir hafta sonu diliyorum. Bugun gereksiz çok mutlu olduğum için hepinize, 3 lira farkla, büyük boy süper bir hafta sonu diliyorum. En güzelini diliyorum! Asla vazgeçmiyor ve modumuzu yüksek tutuyoruz. Tüm güzellikler bizimle olsun!

Evden çıkışlarımdan sadece bir tanesi run forrest runnn!

Ne istediğimi daha iyi biliyorum

Kafamı toparlamaya çalışıyorum. Çok üzgünüm ülkemin durumu içimi yakıyor. Yangınlar, ölen canlılar, kaybettiğimiz insanlar, evini kaybeden insanların acısı… Hepsi bir dağ oldu içimde derken Azranın katledilişi… İnsan mahvoluyor. Ne diyeceğimi ne yapacağımı bilemiyorum. Çok şey yapılır aslında ama buna izin verilmediğini gözlerimizle net bir şekilde görür olduk. Tek istediğim yangınların ve kadın cinayetlerinin artık son bulması. Bu ülkede rahat bir nefes alan kafası rahat bir genç olmak istiyorum. Ekonomisi güzel, geçim sıkıntısı olmayan bir ülkeye uyanalım istiyorum.

İki gündür kendi hayatımıda biraz düşünür oldum. İki gün önce yeni bir ilaca başlayıp epilepsi ilacının dozunu sabah iki akşam iki olarak değiştirdik. Şimdi sabah iki doz almaya başladım. Bir de yeni bir ilaç kullanıyorum. Kafam daha çok toparlandı. Bir kaç gün önce sevginin bana iyi geleceğini yazmıştım da şunu eklemeyi unutmuşum. Ben hazır değilim. Evet sevgi hayatımda bir boşluk olabilir. Sevilmek bana iyi gelebilir belki ama ben hazır değilim. Çok buhranlı bir ilişkiden çıktım. O nedenle kendimi birini sevmeye zaten hazır görmüyorum. Gerçekten sevebileceğim bir durumda değilim. Bunu eklemeyi unutmuşum. Hazır hissetmiyorum. Sanırım sevgiye, sevgililiğe insanın hazır olması lazım. O nedenle sevgili olma, sevilme defterini uzun bir süre kapatıyorum. Çünkü bir kere bu hatayı yaptım. Sevmek için kendimi zorladım ve hayatım cehenneme döndü. O nedenle bu tarz konulara insanın kalbinin ve beyninin hazır olması lazım. Aşık olursun o ayrı. Çat diye biri çıkar karşına ve ayaklarını yerden keser. Öyle bir durumda bana denk gelmedi. Gelirse amenna. Ama şu an için bir ilişkiye kendimi hazır hissetmiyorum. Bu şu değil. Sevgilisizlik harika bir şey demeyi savunmak değil. Sevgilinin olması, sevgiyi hissetmek kötü şeyler değil. Ama bir insan sizi severken sizinde onu tüm kalbinizle sevmeniz lazım. Yoksa o iletişim orta yerinden kopuverir.

Kafam daha net olmaya başladı. Hatta ayaklarım yere daha sağlam basıyor. Kendimi daha iyi hissediyorum. Hatta ne istediğimi bilmek özgüven kattı benliğime. Balkondayım hava sıcak ama hafif bir esinti var ve bir nebze huzurla yazımu yazıyorum. İşimi teslim ettim ve çok beğenildi. Bununda huzurunu yaşıyorum. Bana huzursuzluk katan tek şey kitabıma devam edememek. Bir kopukluk söz konusu. Yazmak için yeterli gücü bir türlü kendimde bulamıyorum. Ama toparlayacağım. Sanırım biraz, bir ara bir boş vermişlik sardı dört bir yanımı ama şu an daha iyiyim. Yazmak için gücü de kendimde bulacağımdan bir kuşkum yok.

İlaçların kafamı toparlamamda etkisi oldu mu bilmiyorum ama kendimi daha huzurlu ve daha rahat, daha özgüvenli hissediyorum. Epilepsi ilacının en güzel yanlarından biri sizi gerçekten ciddi anlamda rahatlatması. Yeni ilacım ise uyku ilacını kestik onun yerine gelen ilaç. Uykumla ilgili sorunum kalmadı şu anlık. Yeni ilaç da bir nebze uyku ile alakalı ama daha çok beni rahatlatması ve sakinleştirmesi için verilen bir ilaç. Gerçi çok da sıkıntılı sayılmam ama bazen kendimi susturamıyorum. Kafamın içi onu yap, buna koştur tarzında sürekli beni yoruyor. Bir işi yaparken bile mükemmel düşünmekten yorgun düşüyorum ve bu sadece işle ilgili değil her şey ile ilgili o nedenle ilk kullandığım andan itibaren kendimi daha free hissetmeye başladım. Bu güzel bir şey.

Onun haricinde alkole ara vermiş bulunmaktayım. Zaten haftada bir tüketiyordum ama biraz fazla kaçırıyordum. Şimdi ilaçlarla içilmemesi gerekiyormuş. Doktorumun kesin emri. O nedenle bir süre kendisiyle vedalaştım. Tek özleyeceğim şey bana dünyayı güzel kılması. Cidden güzel hissediyordum hayatı. Epilepsi ilaçları ile aldığımda normal bir insanın etkilendiğinden daha çok etkiliyor alkol beni. Ama hiç şikayetci değilim bir nebze olsun hayat çok güzel yaaa demek huzurlu bir anı silsilesi benim için.

Eceyi Çanakkaleye davet ettim. Kursa gidiyor ama izin alabilirse yanıma gelecek!! Ona Çanakkale turu yaptıracağım. Buraya bayılacağından eminim. İkimize süper bir değişiklik olur gelse. İnanılmaz eğleniriz. Umarım gelebilir yarın haber verecek. Gelirse Ağustos ayının en güzel haberini almış olacağım. Bir de Meltem var onu da davet etmeyi düşünüyorum. Eceden gelen haberle hareket edeceğim. Ece gelemezse Meltemi daha erken çağırırım. İkisinden biri gelirse inanılmaz olacak. Meltem bir de Cundaya gidelim diyor. Bakalım Eylül ya da Ekim gibi dedi. Ayarlarsak bir butik otelde sabahlara kadar sohbet etmek en nadide planımız. Tabi ben erkenden çat diyr uyumazsam ahahha emekliler gibi sızıyormuşum…. Benden beklenecek hareket.

Kendimi gerçekten daha güçlü ve daha iyi hissediyorum. İnsanın kendini güçlü hissetmesi süper bir gurur. Ya zaten hissetmemem için bir neden yoktu ama yıpranmıştım. Şimdi ölü bütün ruhumu silkeledim üzerimden. Gelsin harika günler ben hazırımmm. Zor olanlar da gelsin ben hepsini harika yaparım. ÖYLE BİR GÜÇ İŞTE!

Umarım hepimizi güzel bir gelecek bekliyordur ve yangınlar artık son bulur. Çok fazla dileğim var hepsini içimden geçirerek sadece şunu demek istiyorum Türkiye umarım daha yaşanılası, kadın, çocuk ve hayvanların mutlu olduğu, ekonominin düzeldiği, insanların intihara meyilli olmadığı bir yer haline gelir!

Hepinize kocaman bir iyi geceler diliyorum umarım süper haberler alacağımız günlere uyanırız!

Sevgilerimle!

LORD OF THE RİNGS 2022 EYLÜL DE BİZİMLE!!!!!!

Sessiz bir gece

Her şeyin nasıl da değiştiğini düşünüyorum. Kendi kabuğumda, depresyonun kucağında ağlayarak ya da tutunacak dallarımı budayanlara sessizce baktığım, o sessiz sakin ve duygu yüklü günleri hatırlıyorum bu gece. Şimdi kendi evim, kendi hayatım, hayatımın içinde kendi dünyam ile başbaşayken yazıyorum bu satırları. Her şey bambaşka bir güzelliğe evrildi. Hayata göz kırpa kırpa bir şeyleri oldurabildim. Bugün balkonumda gökyüzüne baktım doyasıya ve içimin huzurla doluşuna bir kahve yapıp her şeyin güzel olmasına şükrettim. İş hayatıma odaklanmış, yeni arkadaşlarımla ve eski dostlarımla birlikte dolu dolu günler geçiriyorum. Tek sorun ben yalnızlığa baya alışmışım ya! Bazen kalabalıkta başım dönüyor. Bazen bir ortamda sessizlik arıyorum, o an kimse bana dokunmasın istiyorum. Sonra bir sigara yakasım geliyor. Çok zor tutuyorum kendimi bir sigara yakmamak için. Bu savaşı sanırım yakın zamanda sonlandıracağım. Bir yanım içme diyor bir yanım sürekli arıyor. Nedeni de keyifli olmam ahahahha. Sohbet esnasınsa falan sürekli elim arıyor. Bazen işte o sessizlik aradığım anlarda da. Ama dayanabildiğim yere kadar dayanacağım. Çünkü kendime bu konu hakkında en iyisini yapacağıma dair söz verdim.

Günlerim gerçekten çok güzel geçiyor. Yeni arkadaşlarım, eski dostlarım hep birlikte dopdolu günler geçiriyoruz. İzmire gerçekten kavuştum. Duvarlara yaza yaza, hayatımı kuracağım diye diye kurdum sonunda kendi hayatımı. Geliboluyu özlüyor muyum peki? Valla hiç özlemiyorum. Tek özlediğim ailem. Onları aşırı özlüyorum ama üç hafta sonra kavuşuyoruz!!!! Serhat da benimle kalacakk. O nedenle bu da mükemmel olmam için bir neden daha işte! Kardeşimin benimle kalması müthiş olacak. Onu aşırı aşırı ve aşırı özledim.

Salı günü için iş arkadaşlarımla plan yaptık. İş çıkışı kendimize bir gelelim istedik. Valla süper olacak diye düşünüyorum. Hepsi hem eğlenceli hem de süper komik ve tatlı insanlar. Cuma günü buluştuk inanılmaz keyifli geçti. Kahkaha atmaktan, dertleşmekten çenem ağrıdı ya. Başıma gelen talihsiz aşk serüvenlerinden bahsettim ahahahaa. İnanılmaz komik bir ortamdı. Anlatırken o kadar çok eğlendim ki oysa yaşarken ne kadar zordu. Şimdi kahkaha atarak anlatıyorsun. O zaman kalbin falan ağrıyor şimdi ise bir feminist edasıyla anlatıyorum her şeyi. Kızlar flört et insanlarla falan diyor ama ben kim flört etmek kim ya. Ay valla içim almıyor. Birine kendimi anlatamam ve onun anlatmalarını da dinleyemem. Yemin ederim dünyanın en yorucu olayı olabilir benim için. İş erkek arkadaş, flört mevzusu falansa ben yokum. Kızlar ise, zaman geçer falan diyor. Ay valla benim zamanım çok kaliteli geçiyor. Bu kaliteli ortamı salağın biri yüzünden bozamam. Bu zamana kadar destek ol, yanında ol, adam et falan filan derken ne oldu??? Kocaman bir hiç. Sadece yoruldum. Sadece nefessiz kaldım, ilişkinin bokluğu yüzünden. Şimdi ise kendimden, hayatımından, her şeyden ama her şeyden çok memnunum. Bir gün belki bu zamanlardan bıkar ve duygusal bir şeyler ararsam onu o zaman düşünürüz. Ama şu an, duygusal bir olay, duygusuz bir olay, ilişki anlamında hiç bir olay istemiyorum.

Beni bu hale getirenler utanır mı bilmem ama zaten utansalar da utanmasalar da umrumda değil. Sadece midemi ağrıtıyorlar. Bulanıyor diyesim geldi ama ahahha neysee. Başıma ağrılar giriyor. Bir de dırdırları düşünsene burcum ayhhh anksiyete nedeni erkek milleti.

Odamdayım, peri ışıklarım, tütsüm ve kahvemle yarın için kendime iş anlamında full enerji diliyorum. Sonra Hasanağa Bahçesi, yürüyüş ve bol bol temiz hava benimle olacak. En güzel dinçlik Hazirandadır. Haziranı her zaman çok sevmişimdir. Yazın en güzel ayı. Ne çok sıcak ne de çok sıcak. Tam ayarında. Geceleri serin serin uyuyorum ya. Gündüzleri ise duş sonrası kendi kendine saçlarım kuruyor. Mükemmel bir yaz ayısın Haziran! Beni çok ama çok mutlu eden bir yaz mevsimi geçiriyorum. Kulağımda sevdiğim bir melodi ayaklarımı uzatmışım pencereye doğru off inanılmaz güzel her şey! Her gece bu anlar için şükredip uyuyorum. Dahası için çabalayacağımı kendime söyleyerek uyuyorum geceleri. Maaşımı aldığım gün kendimi ödüllendirip güzel bir gün yaşayacağım. Kiramı ödeyeceğim ya ahahahha. Of süper valla fatura mı ödeyeceksin sen burcuuuu… Ahahahha ayy hala eve ne alırsam alayım aşırı mutlu oluyorum. Kitaplarımı da yerleştirdim falan, eve zaten ilk girdiğim andan itibaren ısınmıştım, şimdi ise her şey mükemmelinde ötesinde benim için! Türkçe rap dinliyorum aralıksız hahahaha of sabah mod yükseltiyor cidden. Açıyorum son ses koyuyorum kahve suyunu. Kahvem olana kadar evde bir dans ediyorum. Sonra modum aşırı iş için yüksek oluyor. Valla mod yükseltmek için Türkçe rap birebir. Dans ede ede hazırlanıyorum. Yarın sabah yine oynayacağım hahahaah. Kızlarla salı günü bornovaya gideceğiz yolda da ruhum oynar artık doyasıya ahahahaha. Bir de kısa zamanda ehliyet almaya karar verdim. Yani yaz sonuna kadar bu planı hayata geçirmeyi düşünüyorum. Araba alma planım var çünkü. Biraz uğraştırcak beni ama hallederiz diyor babam. Neyse ya ben süremezsem Serhata şoförlük yaptırırım. Çareler tükenmez!!! Alacağım arabayı!

Öyle işte göründüğü üzere bazen kalabalıklarda kaybolsamda kendimi buluyorum her yerde ve her zaman. Gözlerimde artık buz parçaları yok. Gözyaşım gözümün kenarında durmuyor artık, ya da burnum sızlamıyor. Bu başarıdır benim için! Bu hayatın evet sen de buradasın deme şeklidir!!! Hayat sanırım ikimizde birbirimizi seviyoruz. Bu anları yaşamama yardımı dokunan her olaya teşekkür ediyorum!!

Asla vazgeçmemek budur işte! Asla vazgeçmemek mutluluk üstüne bahis yapmamaktır. Sevgiden yana gasp edilmemektir. Dönüşü olanları ya da gidişi olanları savunmamaktır asla vazgeçmemek. Asla vazgeçmemek kendine bir şans vermek, taşlaşmış kalbine en sevdiğin şarkıyı dinletmektir. Asla vazgeçmeyin ki hayatınızın bir şarkısı olsun!! Doyasıya dans edebileceğiniz bir şarkı!

Sevgilerimle.

Gözlerimin etrafındaki çizgiler, hayata tutunduğum günlerin en güzel hatıraları sanırım! Her zaman gülümse burcum!

İzmir

Öncelikle 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve spor bayramımız kutlu olsun!

Bugün İzmire tekrardan kavuştuğum ilk gün! Sabahın çok erken saatlerinde (5 buçuk gibi) yola çıktık ve Geliboludan hüzünlü bir şekilde ayrıldım. Açıkçası cidden hüzünlüyüm. Çünkü iki yıl boyunca kendime bir şeyler kattığım, kendimle barıştığım, kendimi yeni bir yola soktuğum ve kendimi iyi hissetmek için elimden geleni yaptığım bir yer oldu benim için. Çok şey öğrendim, çok yeni tecrübeler kazandım ve sonuç olarak kendimi çok sevmeyi öğrendim. Zor bir, iki yıldı benim için. Hüzünlü, stresli, bol dilekli ve hayalli, her şey için hayırlısını istediğim zamanlara eşlik etti Gelibolu. Şimdi geriye baktığımda onca uğraştığım şey için iyi ki diyorum. Bir çok insan tanıdım, birbirimizin hayatlarına dokunduk, bir sürü sağlık sorunu yaşadım ama şimdi hepsi geride kaldı ve yeni bir başlangıç filizlendi.

Bugün İzmirdeyim! Ev bulmakla uğraştık. Çok güzel bir daire kiraladık. Ev sahibim emniyet müdürü hahahaha. Neyse harika bir gündü. Ama çok yorucu ve sıcaktı. Gelibolunun serinliğinden sonra İzmir sıcağı tokat gibi çarptı suratıma ve trafik…… Allahım o trafik asla bitmeyecek sandım bir ara. Neyseki ev tutuldu. Yarın su, elektrik, doğalgaz açtırmam gerekiyor. Bir de ikametgah alıp sonrada hastaneye gideceğim ordan akciğer raporu falan almam gerekecek vs. Ama olay şu ki yorgun olsam bile aşırı derecede mutluyum. Yarın ki yolculuğuma kadim dostum Aykut eşlik edecek. Şimdi ise dairede elektrik ve su olmadığı için Gaziemire eski apartmanımıza geldik. Eski komşumuz, aile dostumuzdayız. Ben senelerce oturduğum apartmandan senelerce baktığım manzaraya bakıyorum. Gaziemir seni çok seviyorum! Hava çok ama çok sıcaktı fakat şu an bir serinlik söz konusu, gece rahat rahat uyuyacağımm. Annem ve babamında keyfi yerinde. Eski komşuları teker teker bizimkileri görmeye geldiler, sohbet muhabbet onlarada çok iyi geldi.

Ayy inanılmaz yorgunum. Ama şu huzur bambaşka. Uzun zamandır İzmirde yaşamak isteyip şimdi o hayalini yaşıyor olmak harika! Evim çok güzel 1+1, yeni bina. Yeni mobilyalar ve en önemlisi balkonu var!

Yarın tüm işleri halledip Aykutla gölge bir yerde sohbet falan ederiz herhalde. Bugün görüştük ama her yer kapalı. Uzun zamandır görüşmediğimiz için coşku ile karşıladık birbirimizi. Ama her yer kapalı olduğu için gölge bir yer bulup sohbet muhabbetin dibine vuramadık. Gölge yer okey, sohbet muhabbetin dibine vuramamak okey değil. Neyse ev işi hallolsun evde artık çay, kahve bir sürü imkanımız olacak! Daha Ece ile buluşacağız. Alkış kıyamet bir an olacak onunla kavuşmamız. Sonunda her şey güzel ve dostum dediğim insanlar yanımda! İnanılmaz keyifliyim. Yorgun ama keyifli. Yarında çok yorulacağım ama yarında tatlı telaşlı bir gün olacak benim için. İnterneti bağlatıp, sağlık ve ikametgahı da iş yerine teslim edersem, (öğle vakti) tadından yenmez! Bana evraklar için çok geç haber verdiler o nedenle baya bir sıkıştım. Bir de 19 Mayısa denk geldiğim için resmi kurumlara ulaşamamak baya yıpratıcı oldu ama yarın umarım her şey hallolacak. Umarım kısa zamanda tüm işlerimi hallederim. Umarım her şey çok kolay olur. Gerçekten yardıma, iyi enerjiye ihtiyacım var. Çok fazla stresleniyorum işler üst üste gelince ama halledicem umarım!

Neyse bu da İzmire ayak bastığım günün bir özeti. Evimin, işimin ve ailemin huzurunu içime çektiğim bir gün oldu. Umarım bundan sonrası da daha güzel olmaya devam eder. Eve alışmam yani Bucaya alışmam biraz zaman alacak ama git gel yapıp, bir cesaretle kendimi sokaklara atıp öğreneceğim. Umarım yarın da harika bir gün olur. Umarım yarın her şey kolay bir şekilde hallolur. Annemlerde İzmir’e taşınmayı düşünüyorlar. Serhatın sınavından sonra olay kesinlik kazanacak. Ama onlar gelmese bile kardeşim sanırım benimle kalacak! Bu sene İzmiri kazanırsa beraberiz. Kazanamasada beraberiz. Her haliyle birlikteyiz. O gelince her şey daha da okey olacak benim içinn. Kardeşimsiz yapamam bende böyle bir ablayım…..

Her günümüz daha güzel olsun ve YARIN ÇOK KOLAY VE SORUNSUZ BİR GÜN OLSUN!🌼

Yarın tekrardan durum güncellemesi yapacağım!

Sevgilerimle.

Yıllardır benim olan manzaram!

Uğultulu Tepeler

Adım adım

Bugün yeni başlayacağım hayatımın ilk günü. Sessiz sakin bir gündü bugün. Kafamda sürekli götüreceklerimi falan ayarlıyorum. İzmir olayı beni heyecandan bitiriyor resmenn. Babamın arkadaşı bana şu an ev bakıyor. Aralarından birini seçip 25inde tamamen her şeyi oturtmuş olacağım. 25i ilk iş günüm!

Her şey aşırı derece de güzel gidiyor. Evime gideceğim günü sabırsızlıkla bekliyorum. Her şey harika olacak! Hissediyorum bunu. Sadece giderken adeta taşınıp gideceğim için ne lazım, ne lazım olur vs kafam da sürekli onların planını yapıyorum. Anneme kalsa gitme yanımda kal diyor… Ama canım annem sana da yeni bir ev çıktı ya fena mııı!! Ayrılacağız diye bende üzülüyorum baya. Annemle arkadaş gibiyizdir o nedenle en yakın arkadaşımı köyümde bırakacağım.. Ama sanırım ilk yerleşme serüvenimde bana eşlik edecek. Beraber bir kaç gün kalırız diye düşünüyorum. O telaşlanıyor, çünkü az badire atlatmadım. Hasta olmamdan korkuyor biraz. Ama sanırım bunun üstesinden harika bir şekilde geleceğim! Eski yorgun, hasta burcu yok arrtııkk!! Sağlıklı beslenenen yogaya başlayacak olan ve uyku düzeni harika olan bir burcu var! İlk üç ayım eğitim ayım. O nedenle daha az yoğun olacağım. Sonrasında zaten hesap kitap olayları..

Bugün aşırı derecede heyecanlı olduğum için tekrardan Uğultulu Tepeler okumaya başladım. Hayata farklı şekilde bakmamı sağlayan bu klasik eser benim vazgeçilmezim oldu hep. Sanırım evet hatta sanırım bile değil tartışmasız en sevdiğim roman. Beni aldı ve kendi dünyasına götürdü. Çoğunuz biliyorsunuzdur bu romanı ama bilmeyenler acil okumalı! O dünya da varolduğunuzu hissedeceksiniz. Hayatıma dokunmuş olan en ama en çok sevdiğim roman! Lord of the rings üçlemesi geliyor sonrasında zaten ahahah. Lotr olmadan asla elbette!

Bahar alerjim son gaz devam ediyor. Burnum kaşınmaktan öldü bugün. Gözlerimde sürekli ağlamaklı. Neyseki nefes darlığı çekmiyorum. Ay canım o da eksik kalsın. Zaten astım fıs fısını her gün fıslatıyorum… Onun içinde tekrar doktora gitmem gerekiyor ama artık İzmir de giderim. Bundan sonra daima orada olacağım zatennnn! Ayyy söylerken bile sevinçten uçasım geliyor. İnanamıyorum hala, iş yerinden arayacaklar evraklar için onu bekliyorum. Evrakları da toparlarsam diyeceğim ki evet Burcu yolcusun!!

Aslında yolculukları pek sevmiyorum ama bu sefer araba ile annem babam ve ben yolculuğa çıkacağız. O nedenle baya güzel olacak. Babam ve annem ev işinde yardımcı olacaklar. Bir sürü malzeme götüreceğim için beni tek bırakmaya gönülleri razı olmadı. Zaten yalnız olsaydım yüksek ihtimal her şeyi birbirine katardım. Sakarlığım sağ olsun hastayımdır bir şeyleri devirmeye. O değilde zamanında kendi başıma çooook yurt odası değiştirdim. Asansör falan bozulmuştu iki apartman arası koşuştura koşuştura oda değiştirmiştim. Tabi sakarlığım daima devredeydi ve baya bir yerlerimi sakatlamıştım hahahaha tatlı bir anı cidden.

Annem biraz benimle kaldıktan sonra kardeşim Serhat gelecek ev arkadaşım olmaya. Bir müddet onunla olacağız. Hayalimiz hep birlikte eve çıkmaktı. Bu hayali odama çizip asmıştım. Sonra sinir krizi geçirdiğim bir anda yırtıp attım. Ama resimde ben iş için İzmire gidiyorum hatta bavulları falan çizmiştim. Sonra, hatta öncesinde, anneme babama haber veriyorum hopluyorum zıplıyorum onu bile çizmiştim ahahaha. Sonra ben gidiyorum bir bakıyorum Serhat İzmiri kazanmış ve yanıma gelmiş!!!! Şimdi yine bu hayalin bir kısmı gerçek oluyor. Serhatla bir müddet ev arkadaşı olacağız! Umarım bu sene sınavı iyi geçer ve temelli yanıma taşınır. İki kardeş İzmir macerası. İnanılmaz. Uzun seneler İzmirde yaşadık ama Serhat hep küçüktü o nedenle birlikte keyfini çıkaramadık. Ama şimdi 19 yaşında ve inanılmaz eğleneceğimizi biliyorum! İnsanın kardeşinin olması mükemmel ya! Serhatla aramız hiç kötü olmadı bir kere bile kavga etmedik kardeşime kurban olurum tarzında bir ablayım. Onu yerim!

Bir de kedi sahiplenmeyi düşünüyorum. Ufff kendi evim ve minnoş bir kediiii. İllaki benim onu, onun beni bulacağı bir an olcak ve hep yanyana olacağız! Bir de İzmir de her yer sokak kedisi kaynıyor. Her ay maaşımla mama alıp çılgınlar gibi kedi beslemek istiyorum. Uzun zaman önce İzmir de yaşarken bu depresyon olayımın ilk zamanlarıydı o zamanlar parka giderdim buz gibi havada ve sadece oturup kedilere bakardım. Sonra babam mama almıştı. Her gittiğim de yanımda götürüp onlara bakmaya devam ederdim. Sonra kucağıma çıkar teşekkür olarak patileri ile masaj yaparlardı. Yaaa inanılmaz tatlı bir anı! Sonucuda çok tatlı. Uyuz olmuştum ahahahhah. Doktor doktor gezmiştik. Önce bahar alerjim yüzünden oldu sanmıştı doktorun biri sonra yaşlı tonton bir doktor sen uyuz olmuşsun demişti. Annemin bir bakışı vardı ki ahahahaha inanılmazdı ya. Neyse sonra tedavi olduk çöpe giden bir sürü şey oldu ve tüm ev sirke ile temizlendi ahahahah. Peki bu kedilerden uzak durmamı sağladı mı? Asla. Üstüne köpeklere sarılıp yere bakardım hep donuk donuk. Ah ah hayatımın en dibindeki anlarım ve 19 yaşında olan narin beynim. Ne zor zamanlardı ama kediler ve köpekler iyi ki vardı! İyi ki varlar!

Nerdeeeen nereye geldim. Yazdıkça yazasım geliyor ama kitaba geri dönmek istiyorum. Spoiler vermeyeceğim okumadıysanız lütfen okuyun. Hayatınızda bir ışık oluşacak okuduktan sonra. Beyniniz uzun zamanlar boyu iyi ki okudum diyecek. Öyle bir roman işte…

Beni okuduğunuz için gerçekten teşekkür ederim. Burası hayatıma çok şey kattı. Katmaya da devam ediyor. Asla vazgeçme diyerek çıktığım bu yolda bambaşka bir seviyeye ulaştım. İyi ki yazmayı hiç bırakmamışım! Hayatınız güzellikler ile dolup taşsın!

Sevgilerimle💙

Cümlelerin sesi

Hayat bazen sürprizler ile gelir bazen ise hüzünlü bir çıtırtıyla. Açıkcası bayadır sürprizler ile geldiği yok ama çıtırtılar da yok. Her şey sanki durmuş gibi. Sanki benim sürekli aynı şeyler yapmam isteniyormuş gibi hissediyorum. Bugün biraz çizim yaptım cadılı falan. Bari çizim ile bir farklılık gelsin hayatıma dedim. Açıkcası güzel oluyor gibi ama ben artık evde değil de bir karalama defteri alıp manzaraya doğru yapmak istiyorum çizimlerimi. Mümkünse o manzara burası olmasın..

Bir ay sonrası için bir İzmir planı yaptım. Sınavlarım bitince iki hafta falan kaçacağım buradan. Belki daha fazla da olabilir. Otobüse binip yola doğru bakınca işte tamam yaaa şimdi yenilenecek hücrelerim şimdi diye haykıracağım içimden.. Açıkcası buradan Geliboludan çok sıkıldım. Yaşadığınız yerden sıkıldığınızda hayat sanki hiç akmıyor gibi oluyor. Tarihleri bile bilmiyorum bugün ayın kaçı ondan bile haberim yok. Bakayım hemen.. Nisan da bitiyormuş oh iyi bari yaz da gelmiş sayılır!

Dün gece akrep dolunayı var diye olumlama yapın demişler. Gözlerimi kapadığım an ışınlandım resmen. Beyaz ışığa gözümü diker dikmez kendimi istediğim yerde buldum. Sanırım buna ihtiyacım varmış.. Neyse tam bir saat hayal etmişim. En ince ayrıntısına kadar hemde. Çok da iyi geldi. Üzerimdeki ölü ruha bir can gelmiş oldu. Neyse zaten akrep dolunayı bana istediklerimi getirecekmiş akrep burcu olduğum için… Açıkcası inanmak istiyorum çünkü aklımda çok güzel şeyler var! Öncelikle burayı terk etmek ile başlayacağım olaya. Babam bir yer açalım diyor. Onu yapma olasılığımız yüksek. Taktı kafaya bir kaç gündür söyleyip duruyor. Bunun ardındaki istek nedeni benim şu an bir şeylerle mücadele etmem aslında. Neyse bende o olur veya olmaz yaz sonrasında İzmir de işe bakmaya başlayacağım. 1+1 ev tutarız sana dediler ben de havada kaptım tabii!

İzmir işi olursa bomba gibi olacak çünkü en sevdiklerim orada. Şehri seviyorum ne kadar değişmiş olsa da. Bir de kendimi hep oraya ait hissediyorum. Ama İzmir işi olmazsa bakacağız durumlara. Ama her şey bu yaz sonrasında belli olacakk. Bankaların birinde çalışmaya başlayıp o arada spk sınavına girerim diye düşünüyorum devlet bankası için. Yani her şey sanırım bu yazdan sonra başlıyor olacak. Üstümdeki ölü ruh dün kurduğum hayaller ile sağ olsun terk etti sonunda beni. Açıkcası uzun zamandır çoğu şeye ilgim yok. Bazen uğraşırsınız güzellikler için ama ben şunu fark ettim, uğraşmadığım an buluyor beni en güzel şeyler. Hayatta ki acı veya tatlı her şey için minnettarım. Hala çok şey öğreniyorum ve de öğreneceğim. Bir de kendimi daha çok ifade edebileceğim ve sesimi duyurabileceğim dileğim de gerçekleşince her şey daha bir güzelleşecek! İnanıyorum çünkü imkansızı dilemiyorum! Herkesin de içinden geçen en güzel şeyler onları bulsun istiyorum, ülkece bir şeylerin güzelleşmesine ihtiyacımız var çünkü…

Yazın alıp başımı gidince sanırım en çok eski yüzleri gördüğüm için coşkulu olacağım. Bir de en sevdiğim yerlere gidince ahh allahım yazarken bile bir şey filizlendi içimde. Eceyi aşırı özledim onu görünce zaten eskisinden daha mutlu bir burcu gelecek dünyaya. Yeniden doğmuşluk bu olsa gerek! Kalacak yeri bile ayarlamış sayılırım. Bostanlıyı görünce iliklerime kadar evet işte istediğim yaz diye canlanacağım. Olduğunuz gibi hissettiğiniz anların alnından öpün. Çünkü bazı anlar da bunu kaybediyor insan.

Şimdi buradan ne kadar sıkılmış olsamda şunu itiraf etmek istiyorum. Her şeyi bu oda da çözdüm. Geceler boyu uyuyamadığım her an kendim için atomları parçaladım. İnsanın kendine döndüğü bir an vardır ya işte onu başarılı bir şekilde tamamladım. Ne istiyorum neleri seviyorum neye ilgim var ya da yeteneğim var burada fark ettim. En acılı dönemlerimi burada gecenin karanlığına gömdüm. Aldığım tüm hasarların yaralarını bu oda da sardım. Göründüğü gibi olmayan herkesi ya da olduğu gibi görünmeyen herkesi burada kazdığım çukura ittim. Sonunda güçlü bir şekilde kalktım ayağa ve daha iyisini dilemeyi ve onun için kendimi sevmeyi ihmal etmedim. Evet bir takım rahatsızlıklarım olsa bile burada kucakladım onları. Her şeyimi etkileyecek olsalar bile herkesin başına gelebilirdi o yüzden durmak yok diye ikna ettim kendimi. Şimdi hala bir sürü hayalim var ve o gücü kendimde görüyorum. Modum sanırım bu yazdan sonra daha da yüksek olacak. Belki bir kafem olacak ya da bir banka da çalışacağım ama en önemlisi başarmanın ne demek olduğunu asla unutmayacağım! Neleri başardın sen balım bunlar ne kiiii!

Cümlelerin sesi şu an kuşlar gibi cıvıldıyor. Yazma hayalim meyve veriyor. Güçlü hissettiğim şu anlar da cümleler evet yaparsın diye haykırıyor. Kendinizden vazgeçemediğiniz her an daha iyisi olacaksınız. Yeter ki istemekten vazgeçmeyin. Dilemenin o şahane ruhuna bırakın kendinizi. Siz yeter ki isteyin!

Sanırım bu içimdeki huzur katlanarak büyümeye devam edecek. Kendimi sevdiğim her an daha da güzelleşeceğimden eminim!

Karanlık dönemde bile gülümsemeniz aydınlatacak çevrenizi. En güzelleri bizimle olsun!

Sevgilerimle.

Özgürlük

Maskelerin altında kaldı kimliklerimiz. Eş dost bir arada kafamıza eseni yapamıyoruz belki. Ama bunun arkasına sığınıp özgür değilim ben demek yanlış geliyor bana. Evet maskelerleyiz evet hafta sonu yasakları var. Evet bir salgınla mücadele ediyoruz. Ama hiç biri kendi benliğimizi ortaya çıkarmamızı önleyemez. Kendimizle başbaşa çok vakit geçiriyoruz. İnsanlık için çabalıyoruz. Bir salgın var başımızda ve onunla her saniye mücadele ediyoruz. Hafta sonları eski hafta sonlarımız gibi değil. Ama biz şu an yeni hafta sonları inşa ediyoruz. Özgürlük bunlarla kısıtlanacak bir şey değil. Kendimiz ve çevremiz için daha çok düşünmeye vaktimiz oluyor. İnstagramda bir sürü kadın girişimci görüyorum. Üretkenlik evdeyken bile devam edebiliyor. Yazılar yazıyoruz, içimizi döküyoruz. Kendimize ait anların kontrolünü yapıyoruz. Hala özgürüz. Düşüncelerimiz daima özgür. Düşüncelerimiz özgür oldukça biz de daima özgür olacağız. Her gün yazacak şeyler buluyorum. Buraya yazmadığım, kağıtlara karaladığım düşüncelerim var. Çoğumuzun düşünecek daha çok vakti var çünkü. Aklımız durmuyor. Sürekli çalışıyor kafamız. Nasıl şekillendirebiliriz kendi hayatımızı diye düşünüyoruz. Karantina ve salgın bitimine ait planlarımız var. Çoğumuz korona olup atlattı çoğumuz hiç olmadı. Bunun korkusuyla günlerimiz geçiyor. Belki eskisi gibi sokaklara atamıyoruz kendimizi. Belki dışarıda kafelerde kahvemizi yudumlayıp yemek yiyemiyoruz. Ama hepimiz kendi hayatlarımızın özgür ruhlarıyız. Gün gelince sokaklara da atacağız kendimizi. Çocuklar kadar şen olup istediğimiz kadar gezip tozacağız. Hepsinin planını teker teker yapanlarda var aramızda. Korona sonunda ben evde takılmaya devam edeceğim diyenlerde. Twitter da dolaşırken insanların hayatlarına lanet ettiğini görüyorum. Daha acısı da olabilirdi. Albert Camus Veba adlı kitabında yazmış. Daha acı ölümlere de şahit olabilirdik. Ama şu an her şeye rağmen şükretmeli insan. Hayata daha çok tutunmalı. Daha çok fikirler sunabilmeli. Yani öyle lanet olsun bu hayata deyip vazgeçmek karamsarlığa düşmek bana çok yanlış geliyor. Belki çoğumuzun salgından önce hiperaktif bir hayatı vardı. Şimdi sakinlik onları zorluyor olabilir. Ama hayattayız. Hayatımızı, çevremizi, hayvanları unutup oflamak kendimizi ötekileştirmek çok yanlış. Ben hayata tutunma gayesindeyim. Kafamda her gün ne yapsam daha iyi olur diye planlar çevriliyor sürekli. Kitap yazıyorum. Aöf sınavlarına çalışıyorum. Kpss tercihleri var onları düşünüyorum. İşsizim burada yaşıtım tek bir insan tanımıyorum. Ama ben özgür değilim demiyorum. Özgürlük öyle kolay silinebilecek bir şey değil. Yeter ki kafa yapımız özgür olsun. Yeter ki üretken olmaktan vazgeçmeyelim. Okuyalım, yazalım, yardımcı olalım. Ama hayattan soğuyup terk etmeyelim kendi benliklerimizi. Sevgi dünyanın en özgür eylemi. Sevelim. Doğayı, hayatlarımızı. Sevgimiz bitmesin. Hayallerimiz daima bizimle olsun. Yani salgın var diye kapatmayalım beynimizin tüm kapılarını. Karamsar insanlar her zaman en kötü hastalıktan daha korkunç gelir bana. Karamsarlığı aklınıza gelir gelmez uzaklaştırın. Elbet bu salgın bitecek. O zaman tüm düşüncelerinizi eyleme dökeceksiniz. Gelecek güzel zamanları düşünün. Karamsarlık özgürlüğü hapseder. Özgür olmak, hayata uyandığınızda gülümsemek kadar yanınızda. Bir gün de ben neden uyandım, of keşke uyanmasaydım demek yerine kocaman gülümseme ile kalkın yataktan. Bunu yapmak zor olabiliyor bazen ama inadına yapın bunu. 21 gün sonra alışkanlık haline gelecek ve güne iyi başlamış olacaksınız. Sevin sevilin. Daima iyiyi çekmek için uğraşın kendinize. Güzel günler bizimle. Uzak ya da yakın fark etmez. Güzel günler hep bizimle. Hayat bir borsa inişi de çıkışı da olacak elbet ama karamsarlığa kapılıp özgür ruhunuzun üzerine kilit vurmayın.

İnanıyorum ki en güzel şeyler düşüncelerimizde kalmayacak. 2019 yılında dileklerimi yazdığım kağıda baktım bugün. Çoğunun yanına tik attım. Çoğu gerçekleşmiş. Yazın, yazmaktan korkmamak lazım. İsteyin. İstedikçe sizin olacak. Çabalayın, çabaladıkça daha çok seveceksiniz kendinizi. Öyle boş boş oturup karamsarlığa kapılıp kendinizi bloke etmekle yaşayacağınız bir olgu değil hayat.

Gün düşüncelerimizin özgürlük vaktidir! Asla vazgeçmeden atlatacağız tüm zorlu günleri!

Sevgilerimle.

“Eğer hayatta bir şey istiyorsan, peşini bırakma ve ulaştığında sıkıca sarıl ona.” (Into The Wild)